- Katılım
- 5 Mart 2019
- Mesajlar
- 102
- Tepkime puanı
- 262
- Şehir
- Ankara
Üniversiteye başladığım ilk haftalar mükemmeldi. Müthiş dışadönüktüm. Herkesle tanışıyor, konuşuyor, espriler yapıyor eğleniyordum. İnsanlarla aram çok iyiydi. Yol tarifi sorduğum insanlarla bile muhabbet açıp tanışıyordum. Fakat içimde kötü hisler de yok değildi. Ve ilk deneyimlerimde bunlar tetiklendi. İnsanlar bir süre sonra beni dinlemiyor ve umursamıyormuş gibi gelmeye başladı. Gerçekten de böyle durumlar -ben biraz abartılı hissetsem de- söz konusuydu. İlk gün tanıştığım elemana yeni geldiğim ve arkadaşım olmadığı, henüz ortamı kuramadığımı söylemiştim. Numaramı alıp takılmaya çağıracağını söyledi fakat bugüne kadar bir kez bile ne aradı ne de okulda yüzüme baktı. Bunun gibi birtakım olaylar yaşadım. Belki normal insanlar fazla etkilenmezdi ama ben böyle şeylere güçlü tepkiler veriyorum. Halı saha maçına çağırılmıştım. Halı sahanın nerede olduğunu bilmediğim için birinin beni almasını söyledim. Tek yapacakları 5 dakika kapıda beklemekti. İşler biraz karışmış ki kimse beni almadı. Neyse ki sonunda nispeten yakın bir arkadaşım olduğum yerden geçtiği için beni aldı ve maça gittik. Beni neden beklemedikleri muhabbeti açılınca elemanlardan biri ben nerden bileyim -metafor- kim aq diyince beynime kan sıçradı. Çünkü orada bulunup da muhabbet etmediğim, tanışmadığım tek bir kişi yoktu. Ben insanları önemsemeye, isim hafızam berbat olsa da isimlerini aklımda tutmaya çalışıyordum. Fakat aynı duyarlılığı geri alamıyordum. Sonradan haklılık payı da verdim fakat bu da beni kötü etkileyen olaylar dizesinden sadece biriydi. Diplerde kalmış olan insanlara karşı nefret, tiksinti ve öfke hislerim (sanırım nevroz deniyor) dışarı çıkmaya başladı. Maçı sert oynuyordum. İnsanların canını yakmak hoşuma bile gitmeye başlamıştı. Bu arada girişte maça geldiğim için hoşgeldin diyip selamlaşmaya başladılar. (Daha önce anlattığım arayacağını söyleyip yüzüme bile bakmayan eleman başta.) Bana çok sahte geldi. Ben de aynı sahtelikle karşılık verdim. Hatta maçı izlemeye gelen kızlardan bir tanesiyle tokalaşmadım bile. İnsanlara karşı sert ve soğuktum. Biraz ürkütmüş bile olabilirim ertesi gün kızın öyle bir bakışı vardı çünkü. Tabi ki en kötü deneyimler bu değildi. Sizi fazla sıkmamak için daha fazla anlatmayacağım. Fakat çok daha fazla olumsuzluk yaşadığımı eklemek istedim. Şuanki halime gelirsek yeni tanıştığım insanlardan, bir kişi hariç kimseyle özel olarak dışarı çıkıp takılmadım. Ve kimse de çağırmadı zaten. Giderek daha fazla kendi içime kapanıyorum ve insanlardan elimi eteğimi çekiyorum. Ben yalnızlığa yatkın bir insan değilim ama yine eskisi gibi kendimi yalnızlaştırmaya başlıyorum.
Velhasılı kelam ben insanlarla paylaşmayı, onlara kol kanat germeyi, sosyalleşmeyi, eğlenmeyi eğlendirmeyi, sorunlarını çözmeyi, samimi olmayı, flörtleşmeyi, yardım etmeyi, önemsemeyi, birlikte vakit geçirmeyi seven bir insanım. Ama gel gör ki insanlar beni onlardan nefret eden, öfke duyan, tiksindiren, uzaklaştıran, umursamayan hatta bazen acı çekmelerinden keyif alır bir hale getirmiş. Bunu sürekli kırmaya çalıştım ama insanlar beni yüzüstü bıraktıkça daha da dibine battım. Şimdi her şey eskisi gibi olmaya başlıyor. Geriye dönmek istemiyorum ama insanlar beni sürekli geçmişe itiyor...
Velhasılı kelam ben insanlarla paylaşmayı, onlara kol kanat germeyi, sosyalleşmeyi, eğlenmeyi eğlendirmeyi, sorunlarını çözmeyi, samimi olmayı, flörtleşmeyi, yardım etmeyi, önemsemeyi, birlikte vakit geçirmeyi seven bir insanım. Ama gel gör ki insanlar beni onlardan nefret eden, öfke duyan, tiksindiren, uzaklaştıran, umursamayan hatta bazen acı çekmelerinden keyif alır bir hale getirmiş. Bunu sürekli kırmaya çalıştım ama insanlar beni yüzüstü bıraktıkça daha da dibine battım. Şimdi her şey eskisi gibi olmaya başlıyor. Geriye dönmek istemiyorum ama insanlar beni sürekli geçmişe itiyor...