Aynen Böyle yazarıyla bırakıyorum :
ben 1.64 boyunda, 26 yaşında ve yetişkin hayatının önemli kısmını görece düşük kilolarla geçirmiş; ancak 2 yıllık başarısız dating deneyimi sonrasında salıp 60 kilo olmuş, xy kromozomlu ve kendini erkek olarak tanımlamaktan başka çaresi olmayan* bir insanım. bir kariyerim var, kendim iyi diyebileceğim, siz ekşicilerin orta alt diyeceği koşullarda yaşıyorum.
toplumun en kısaları olarak evrimin tercih etmediği varlıklarız; dolayısıyla çoğalmamız imkansızdır, olur da çoğalırsak bu ya verimsiz bir çıktıdır, ya da nazik tabirle bir anomalidir. zeki olmak, kariyerli olmak sizi kısalığa bağlı çoğalma imkansızlığınızdan/çoğalmanızın gereksizliğinden kurtarmaz. çünkü uzun, sağlıklı kimseler olup zeki ve kariyerli olanlar da elbet vardır. para kazanırsınız belki? o da olmaz. onun da uzun ve sağlıklı olanları var. dolayısıyla vereceğim ilk tavsiye: "engelli olduğunuzu ve survival of the fittest'taki fittest olmaya en az aday olan ve canlı denmeye bile utanılacak, sadece insanlığın güncel bir yaratısı olan insan onurundan yararlandırılan bir bilinçli organik madde yığını olduğunuzu kabullenin" .
engelli doğduğunuzu ancak toplumun sizi engelli kabul ederek örgütlenmenize, özel durumunuza ilişkin özel haklara sahip olmanıza ve sonsuza kadar sürecek yalnızlığınızı -veya kısa sürecek geçici, yalan sözde ilişkisel mutluluklarınızı- ödünlemeniz için herhangi bir fırsat tanımadığını; bu nedenle toplumun halihazırda aşağı gördüğü (ve bu nedenle bonapartistçe özel muamelelerde bulunup fırsatlarını "normal insanlarla" eşitleştirmeye çalıştığı) bedensel engellilerden, önemli hastalık taşıyıcılarından, kronik hastalardan daha aşağıda bulunduğunuzu; size toplumun rasyonel olarak hiçbir şekilde şans vermediğini ve vermeyeceğini hatırlayın. evrimin size çoğalma hakkı tanımadığını her sabah hatırlayın, akşama kadar cebinizde taşıyın. yatarken de münasip bir yere koyarsınız.
kısaysanız, ve hatta kısave çirkin ya da kısa ve sağlık sebeplerinden kilolu iseniz okyanuslardaki kimi kısa insanların olduğu ada ülkelerine, eski kolonilerin yerlilerine, doğu asya topluluklarına katılın. kolonize edilmiş ve siyah olmayan halkların tamamı gibi siz de koloni insanı olmak için doğduğunuzu, ama bu kolonyal topluluklara katılırsanız da topluluğa karışmakta şanssız olduğunuzu çünkü beyaz olduğunuzu hatırlayın. orada bile kabul edilmeyeceksiniz; belki egzotik bir anomali olarak görülürsünüz ve 1.58 boyunda 75 kiloluk mütedeyyin müslüman bir endonezyalı ya da malezyalı kız, belki de hiç elektronik cihaz görmemiş palaulu bir kız sizinle ciddi düşünür.
ya da mücadele edin; gerçi bu boyla işi bile bok bulursunuz ya, hadi girişimle para kazandınız diyelim; paranız için size bakacak kadınların bir ömür boyu sizi kandırmasını mideniz kaldırır mı? orta gelirli kalırsanız da verdiğiniz emeklerin çöpe gidişini yüreğiniz kaldırır mı? ağlıyorsun cüce olamayacak kadar uzun olmasıyla gurur duyan "sağlıklı insan", değil mi? o halde tanıyorsanız ve yaşıyorlarsa ailenize dönün*, siz kısaysanız bundan onların size verdiği genler sorumlu; belki sağlıklı olduğunu sandığınız ama ancak 40 yıl önce geçerli tavsiyeler alırsınız. beğenmezseniz koşun türk adalet sistemine* sosyal darvinizmin 40 yıl önceki hali sizin gibi 1.60lık bir tipin çoğalmasına olanak verirdi -ve vermiş, çünkü bir ihtimal o zaman sizin boyunuz ortalama boydu-; ancak bugün hak ettiğiniz yere* gitmek ya da çoğalmayı ve yaşamayı evrimsel olarak hak etmediğiniz yerde* aşağılanmak dışında bir seçeneğiniz yok.
ama çok pardon, sen de benim gibi kısasın; belki de benden biraz daha uzunsun (çünkü kendimden daha kısa kimseyi tanımadım, yıllardır sokaklarda gözlem kasarım, benden kısa ve benim yaşlarımda veya daha genç en fazla 250 kişi görmüşümdür. istanbul'un başka entrylerimden çıkarımlayabileceğiniz hayli merkezi bir yerinde yaşıyorum ve pek evde durmam.) kalbinin okşanması için bu başlığa gelmiş sevgili kısa kardeşim! ve şimdi bana diyeceksin ki "ooo, ben kimlerle sikiştim." e ben de sikiştim? kendimden uzun insanla da sevgili olmuşluğum var hatta? hala sikişiyorum. ama biz ancak öylesine sikişiriz işte. hatta biraz da amılırız*, kadın yeri gelir emekleri karşılığında ve seni tolere etmesi karşılığında; senin gelirine ortak olur, ruh sağlığını haklı olarak soğurur patriyarkadan intikam almaya çalışırken. senin kısalığından ve sikikliğinden sıkılınca da gider, sen de öyle bakarsın.
gelmişken senle evlenip çoğalacak bir ahmak bulursan da doğma ihtimali olan çocuğuna bir iyilik yap ve çocuk yapma! hangi ruh hastası hem evrime karşı gelip kısa bir çocuğu olması riskini alır? ya bu çocuk erkek olursa? senin yaşadığın marazları yaşayıp senin gibi boktan bir ömrü mü olsun, sırf sen ve potansiyel düşüncesiz karın sağda solda çocuk yaptık diye böbürlenebilsin diye? tırt başarılarıyla övünebilin diye?
bana incel edebiyatı yapıyor demeyin, incel olmadığımı yukarıda da belirttim. ekşici deyin bak, o olabilirim. ama incellerden bir söz ödünç alacağım: son bölüme geçmeden kısa erkeğe verilebilecek üç son tavsiye daha var, seç beğen al! ya lie down and rot diyeceksin, ya aptallığına doymayıp sahte arkadaşlıklarında kendini kullandıracaksın, ya da kimsen olmayacağını fark edecek; özgecil olacaksın. sana bok muamelesi yapan toplum belki sen öldükten sonra haksız olduğunu düşünür diye, topluma bir şeyler katacaksın. şanslı bir kısaysan belki gelecekteki insan evriminin akışını değiştirirsin.
hiç alınma tıpkı benim kadar, belki benden biraz daha az evrim artığı olan pipili insan! nasılsa sen seçmedin değil mi boyunu? bal gibi de seçtin kardeşim. belki seçmedin ama seçtin. evrim sana tercihlerini sormaz zaten. çirkinlere de sormadı, hastalara da sormadı, moronlara da sormadı. bir farkın yok. kır dizini; kısa boylu beynin hala çalışırken hayattan çoğalmaksızın (duruma göre sikişmeksizin) bir zevk almanın, bir şey üretmenin yolunu bul. her şeyi toplumdan bekleme, bu toplumun senin gibi evrim artıklarını o kadar fazla düşünmeye ayıracak vakti yok. olmayan mallarını bırakacağın birilerini bulmak büyük dert değil bu kadar. engeli olan insan önce engeli olduğunu kabullenir, ona göre ve ona rağmen yaşar. duruma göre birileri sana belki acır ama bence acınacak noktaya getirme sen kendini, acırsa da boşver. kendine yeterli olmayı ve seni istemeyen bir topluma karşı soğuk kanlı kalmayı, kendi kendine yaşamayı öğren. topluma zarar verme, yasaları ihlal etme. siyah taş sana geldi diye* ölmeden insanlara intikam niyetine zarar verme. ben hiç sikişemediği için adaletin bu mu dünya deyip insan öldüren, belden aşağısı felçli doğan biri görmedim mesela; ya da aynısının dünyaya hiv+ geleninden.
haydi görüşürüz, kısa ve gelecek nesillere genleri aktarılmasa iyi olacak vücuduna iyi bak! bana göre bir artın olmuş olur bile
edit: ybkz.
25.03.2019 22:15 ~ 22:17 statukocu
Beyler bu yazı benim aklımda çok şey düşünmeme sebebiyet verdi benim de boyum kısa ama sadece kısa yani genetik olarak hiç bir hastalığım yok kendimi genetik çöplük olarak gördüm einsten'i bile genetik çöplük olarak gördüm çünkü evrimsel süreçte einstein çocuk yapamaz o bilim yapar ama sağlıklı bir çocuk yapamaz(zeki olmasını kasttetmiyirum) öte yandan artık boy uzatma ameliyatları var dedim neden bu kadar kafaya takayım para olunca yaptırırım dedim ve aklıma bir şey Daha dank etti ESTETİK
Bugün estetik olmazsa hangi kıza aşık olurduk ? Makyaj bizim genetik özelliklerinizi gizleyen bir şeydir yani bir nevi sihirbazliktir.
(Bu durum korede çok var özellikle sen güzel diye evlenirsin ama estetikten öyledir ve cocuklariniz ise neandarthele benzer)
Erkeklerin çoğuda hatta sizde genetik çöpünsünüz çünkü kiminiz kilolu kiminiz sadece uzun ve çok sıska yani evrimsel süreçte sizlerde çocuk yapamazsınız şimdi genlerimizi aktarabilmenin tek sebebi yasalardır
Bu yazi baya bir umutsuzlastirdi beni ve farklı dusunmemi sağladı sizin fikirlerinizide almak istiyorum
ben 1.64 boyunda, 26 yaşında ve yetişkin hayatının önemli kısmını görece düşük kilolarla geçirmiş; ancak 2 yıllık başarısız dating deneyimi sonrasında salıp 60 kilo olmuş, xy kromozomlu ve kendini erkek olarak tanımlamaktan başka çaresi olmayan* bir insanım. bir kariyerim var, kendim iyi diyebileceğim, siz ekşicilerin orta alt diyeceği koşullarda yaşıyorum.
toplumun en kısaları olarak evrimin tercih etmediği varlıklarız; dolayısıyla çoğalmamız imkansızdır, olur da çoğalırsak bu ya verimsiz bir çıktıdır, ya da nazik tabirle bir anomalidir. zeki olmak, kariyerli olmak sizi kısalığa bağlı çoğalma imkansızlığınızdan/çoğalmanızın gereksizliğinden kurtarmaz. çünkü uzun, sağlıklı kimseler olup zeki ve kariyerli olanlar da elbet vardır. para kazanırsınız belki? o da olmaz. onun da uzun ve sağlıklı olanları var. dolayısıyla vereceğim ilk tavsiye: "engelli olduğunuzu ve survival of the fittest'taki fittest olmaya en az aday olan ve canlı denmeye bile utanılacak, sadece insanlığın güncel bir yaratısı olan insan onurundan yararlandırılan bir bilinçli organik madde yığını olduğunuzu kabullenin" .
engelli doğduğunuzu ancak toplumun sizi engelli kabul ederek örgütlenmenize, özel durumunuza ilişkin özel haklara sahip olmanıza ve sonsuza kadar sürecek yalnızlığınızı -veya kısa sürecek geçici, yalan sözde ilişkisel mutluluklarınızı- ödünlemeniz için herhangi bir fırsat tanımadığını; bu nedenle toplumun halihazırda aşağı gördüğü (ve bu nedenle bonapartistçe özel muamelelerde bulunup fırsatlarını "normal insanlarla" eşitleştirmeye çalıştığı) bedensel engellilerden, önemli hastalık taşıyıcılarından, kronik hastalardan daha aşağıda bulunduğunuzu; size toplumun rasyonel olarak hiçbir şekilde şans vermediğini ve vermeyeceğini hatırlayın. evrimin size çoğalma hakkı tanımadığını her sabah hatırlayın, akşama kadar cebinizde taşıyın. yatarken de münasip bir yere koyarsınız.
kısaysanız, ve hatta kısave çirkin ya da kısa ve sağlık sebeplerinden kilolu iseniz okyanuslardaki kimi kısa insanların olduğu ada ülkelerine, eski kolonilerin yerlilerine, doğu asya topluluklarına katılın. kolonize edilmiş ve siyah olmayan halkların tamamı gibi siz de koloni insanı olmak için doğduğunuzu, ama bu kolonyal topluluklara katılırsanız da topluluğa karışmakta şanssız olduğunuzu çünkü beyaz olduğunuzu hatırlayın. orada bile kabul edilmeyeceksiniz; belki egzotik bir anomali olarak görülürsünüz ve 1.58 boyunda 75 kiloluk mütedeyyin müslüman bir endonezyalı ya da malezyalı kız, belki de hiç elektronik cihaz görmemiş palaulu bir kız sizinle ciddi düşünür.
ya da mücadele edin; gerçi bu boyla işi bile bok bulursunuz ya, hadi girişimle para kazandınız diyelim; paranız için size bakacak kadınların bir ömür boyu sizi kandırmasını mideniz kaldırır mı? orta gelirli kalırsanız da verdiğiniz emeklerin çöpe gidişini yüreğiniz kaldırır mı? ağlıyorsun cüce olamayacak kadar uzun olmasıyla gurur duyan "sağlıklı insan", değil mi? o halde tanıyorsanız ve yaşıyorlarsa ailenize dönün*, siz kısaysanız bundan onların size verdiği genler sorumlu; belki sağlıklı olduğunu sandığınız ama ancak 40 yıl önce geçerli tavsiyeler alırsınız. beğenmezseniz koşun türk adalet sistemine* sosyal darvinizmin 40 yıl önceki hali sizin gibi 1.60lık bir tipin çoğalmasına olanak verirdi -ve vermiş, çünkü bir ihtimal o zaman sizin boyunuz ortalama boydu-; ancak bugün hak ettiğiniz yere* gitmek ya da çoğalmayı ve yaşamayı evrimsel olarak hak etmediğiniz yerde* aşağılanmak dışında bir seçeneğiniz yok.
ama çok pardon, sen de benim gibi kısasın; belki de benden biraz daha uzunsun (çünkü kendimden daha kısa kimseyi tanımadım, yıllardır sokaklarda gözlem kasarım, benden kısa ve benim yaşlarımda veya daha genç en fazla 250 kişi görmüşümdür. istanbul'un başka entrylerimden çıkarımlayabileceğiniz hayli merkezi bir yerinde yaşıyorum ve pek evde durmam.) kalbinin okşanması için bu başlığa gelmiş sevgili kısa kardeşim! ve şimdi bana diyeceksin ki "ooo, ben kimlerle sikiştim." e ben de sikiştim? kendimden uzun insanla da sevgili olmuşluğum var hatta? hala sikişiyorum. ama biz ancak öylesine sikişiriz işte. hatta biraz da amılırız*, kadın yeri gelir emekleri karşılığında ve seni tolere etmesi karşılığında; senin gelirine ortak olur, ruh sağlığını haklı olarak soğurur patriyarkadan intikam almaya çalışırken. senin kısalığından ve sikikliğinden sıkılınca da gider, sen de öyle bakarsın.
gelmişken senle evlenip çoğalacak bir ahmak bulursan da doğma ihtimali olan çocuğuna bir iyilik yap ve çocuk yapma! hangi ruh hastası hem evrime karşı gelip kısa bir çocuğu olması riskini alır? ya bu çocuk erkek olursa? senin yaşadığın marazları yaşayıp senin gibi boktan bir ömrü mü olsun, sırf sen ve potansiyel düşüncesiz karın sağda solda çocuk yaptık diye böbürlenebilsin diye? tırt başarılarıyla övünebilin diye?
bana incel edebiyatı yapıyor demeyin, incel olmadığımı yukarıda da belirttim. ekşici deyin bak, o olabilirim. ama incellerden bir söz ödünç alacağım: son bölüme geçmeden kısa erkeğe verilebilecek üç son tavsiye daha var, seç beğen al! ya lie down and rot diyeceksin, ya aptallığına doymayıp sahte arkadaşlıklarında kendini kullandıracaksın, ya da kimsen olmayacağını fark edecek; özgecil olacaksın. sana bok muamelesi yapan toplum belki sen öldükten sonra haksız olduğunu düşünür diye, topluma bir şeyler katacaksın. şanslı bir kısaysan belki gelecekteki insan evriminin akışını değiştirirsin.
hiç alınma tıpkı benim kadar, belki benden biraz daha az evrim artığı olan pipili insan! nasılsa sen seçmedin değil mi boyunu? bal gibi de seçtin kardeşim. belki seçmedin ama seçtin. evrim sana tercihlerini sormaz zaten. çirkinlere de sormadı, hastalara da sormadı, moronlara da sormadı. bir farkın yok. kır dizini; kısa boylu beynin hala çalışırken hayattan çoğalmaksızın (duruma göre sikişmeksizin) bir zevk almanın, bir şey üretmenin yolunu bul. her şeyi toplumdan bekleme, bu toplumun senin gibi evrim artıklarını o kadar fazla düşünmeye ayıracak vakti yok. olmayan mallarını bırakacağın birilerini bulmak büyük dert değil bu kadar. engeli olan insan önce engeli olduğunu kabullenir, ona göre ve ona rağmen yaşar. duruma göre birileri sana belki acır ama bence acınacak noktaya getirme sen kendini, acırsa da boşver. kendine yeterli olmayı ve seni istemeyen bir topluma karşı soğuk kanlı kalmayı, kendi kendine yaşamayı öğren. topluma zarar verme, yasaları ihlal etme. siyah taş sana geldi diye* ölmeden insanlara intikam niyetine zarar verme. ben hiç sikişemediği için adaletin bu mu dünya deyip insan öldüren, belden aşağısı felçli doğan biri görmedim mesela; ya da aynısının dünyaya hiv+ geleninden.
haydi görüşürüz, kısa ve gelecek nesillere genleri aktarılmasa iyi olacak vücuduna iyi bak! bana göre bir artın olmuş olur bile
edit: ybkz.
25.03.2019 22:15 ~ 22:17 statukocu
Beyler bu yazı benim aklımda çok şey düşünmeme sebebiyet verdi benim de boyum kısa ama sadece kısa yani genetik olarak hiç bir hastalığım yok kendimi genetik çöplük olarak gördüm einsten'i bile genetik çöplük olarak gördüm çünkü evrimsel süreçte einstein çocuk yapamaz o bilim yapar ama sağlıklı bir çocuk yapamaz(zeki olmasını kasttetmiyirum) öte yandan artık boy uzatma ameliyatları var dedim neden bu kadar kafaya takayım para olunca yaptırırım dedim ve aklıma bir şey Daha dank etti ESTETİK
Bugün estetik olmazsa hangi kıza aşık olurduk ? Makyaj bizim genetik özelliklerinizi gizleyen bir şeydir yani bir nevi sihirbazliktir.
(Bu durum korede çok var özellikle sen güzel diye evlenirsin ama estetikten öyledir ve cocuklariniz ise neandarthele benzer)
Erkeklerin çoğuda hatta sizde genetik çöpünsünüz çünkü kiminiz kilolu kiminiz sadece uzun ve çok sıska yani evrimsel süreçte sizlerde çocuk yapamazsınız şimdi genlerimizi aktarabilmenin tek sebebi yasalardır
Bu yazi baya bir umutsuzlastirdi beni ve farklı dusunmemi sağladı sizin fikirlerinizide almak istiyorum