Alfaloji Forum

Sitemizde şu anda bakım yapılmaktadır. Üyelik istekleri ve konular bakım sonrasında onaylanacaktır.

Garip Bir Paradoks: Her şey tersine mi işliyor ? Yoksa her şey bana mı ters ?

Katılım
29 Ağustos 2019
Mesajlar
304
Tepkime puanı
591
Şehir
Samsun
Merhaba Alfa ve Adayları,

Yine böyle değişik araştırmalar okuyorum, dikkatimi çekti paylaşmak istedim.

Bu paradokstan nasıl bir sonuç çıkarmalıyız ?
Aslında mantığının biraz Alfa Psikolojisi gibi olduğunu düşündüm.
Sizlerin fikirlerini almak istedim. Sizce ne gibi bir sonuç çıkarılabilir.
Ne derece bu paradoksa hak verilebilir. Cevaplarınızı bekliyorum...

1) Kontrol - Kendi hislerimizi ve dürtülerimizi kontrol etmek için ne kadar çaba harcarsak, o kadar fazla güçsüz hissederiz. Duygusal yaşamımız asi ve çoğunlukla kontrol edilemez ve onu daha da kötüleştiren kontrol etme isteğidir. Bunun aksine, duygularımızı ve dürtülerimizi ne kadar çok kabul edersek, onları o kadar fazla yönlendirebilir ve işleyebiliriz.

2) Özgürlük - Daha fazla özgürlük arzusunun sürekli hissedilmesi, bizi bir çok yoldan ironik bir şekilde sınırlandırır. Yani aslında sadece kendimizi sınırlayarak, özgürlüğümüzü gerçekten var edebiliriz.

3) Mutluluk - Mutlu olmaya çalışmak bizi daha az mutlu eder. Mutsuzluğu kabul etmek bizi mutlu eder.
4) Güvenlik - Kendimizi mümkün olduğu kadar güvende hissettirmeye çalışmak daha fazla güvensizliğe neden olur. Belirsizlik konusunda rahat olmak, kendimizi güvende hissetmemizi sağlar.

5) Sevgi - Ne kadar çok başkalarını sevmeye ve kendimizi onlara kabul ettirmeye çalışırsak, bizi o kadar az sevecekler.
6) Saygı - Başkalarından ne kadar çok saygı talep edersek, bize o kadar az saygı duyarlar. Biz başkalarına saygı duydukça, bize daha çok saygı gösterirler.

7) Güven - İnsanların bize güvenmesini sağlamaya çalıştıkça, buna daha az eğilimli olurlar. Başkalarına ne kadar güvenirsek, karşılığında bize o kadar güvenirler.

8) Özgüven - Kendimizi daha özgüvenli hissetmeye çalıştıkça, daha fazla özgüvensizlik ve endişe yaratacağız. Hatalarımızı ne kadar çok kabul edersek, o kadar rahat hissedeceğiz.

9) Değişim - Çaresizce kendimizi değiştirmek istediğimizde, buna hazır değilmişiz gibi hissedeceğiz. Oysa kendimizi ne kadar çok kabul edersek o kadar büyüyüp evrim geçiririz.

10) Anlam - Yaşamlarımız için daha derin bir anlam veya amaç peşinde koşarsak, kendimiz için daha takıntılı ve sığ olacağız. Başkalarının yaşamlarına anlam katmaya çalıştıkça, hissedeceğimiz daha derin etkiler göreceğiz.

Bu içsel, psikolojik deneyimler ters bir eğri üzerinde bulunur çünkü aynı şeyin hem nedeni hem de etkisidir.
Mutluluğu arzu ettiğinizde, zihniniz eş zamanlı olarak arzulayan şey olur ve kendi arzularının hedefi haline gelir.

Aklımız bir köpeğe benzer. Bu yüce, soyut, varoluşsal hedefler söz konusu olduğunda, tıpkı bir köpeğin küçük canlıları kovalayıp yakalaması gibi bu hedeflerin peşinde koşarız. Aynı köpek bir gün kendi kuyruğunu da yakalamaya karar verir ve dener. Köpeğe bu mantıklı gelir. Ne de olsa kovalamak eylemi köpeğin bu zamana kadar hayatındaki her şeyi yakalamasını sağladı. Neden kuyruğunu da yakalayamasın?


Fakat bir köpek asla kendi kuyruğunu yakalayamaz. Ne kadar çok kovalarsa kuyruğu o kadar fazla kaçıyor gibi görünüyor. Bunun nedeni, köpeğin kendisinin ve kuyruğunun aynı şey olduğunu anlama perspektifinden yoksun olmasıdır.

Amaç zihninizi alıp ona kendi kuyruğunu kovalamasını bırakmayı öğretmektir.
Anlam, özgürlük ve mutluluğu kovalamayı durdurmak için...

Zihnimize arzularından vazgeçerek arzularını elde edebileceğini öğretmek gerekiyor.
Yüzeye ulaşmanın tek yolunun kendini havuzun dibine bırakmak olduğunu göstermek gerekiyor.


Peki bunu nasıl yapıyoruz? Bırakarak. Vazgeçerek. Teslim olarak. Zayıflıktan değil. Ancak, dünyanın bizim kavrayışımızın ötesinde olduğuna dair bir saygı duymamak. Zamanın sonsuzluğunda kırılgan, sınırlı ve geçici lekeler olduğumuzu kabul ederek. Bunu kontrolü bırakarak yaparsın, güçsüz hissettiğin için değil güçlü olduğun için. Çünkü kontrolünüz dışındaki şeyleri bırakmaya karar veriyorsunuz.

Korkuya ve belirsizliğe karşı tam da boğulacağınızı düşündüğünüzde arkanıza yaslanın.

Tabana ulaştığınızda bu hamleniz sizi kurtuluşunuza geri döndürecek.

KAYNAK: Why the Best Things in Life Are All Backwards
KAYNAK: https://ceotudent.com/neden-hayattaki-en-iyi-seyler-hep-tersine-dogrudur
 
Forumdaki en faydalı yazılardan biri :)
 
@Ğmossa siteye yeni katılmışsın hoş geldin,
ancak bu kadar felsefi konuşman yazılarının anlaşılırlığını kötü yönde etkiliyor
 
@ONEMEGAS

Hoşbulduk, teşekkürler...

Lakin felsefi konuşma konusunda gelirsek çok sade konuşuyorum. Yazıdan dolayı diyorsan, bana ait bir yazı değil alıntı yaptım.
 
Akıl vermediğim için kimsenin bir fikri yok herhalde ki kimse cevap vermedi.
Kimsenin fikri yok, ama akıl almaya gelmiş herkes, çok garip değil mi ?
Güzel, konuyla uygun bir paradoksa sürdün felsefeni. :)
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst