Apollo
It's all about power.
- Katılım
- 7 Haziran 2018
- Mesajlar
- 96
- Tepkime puanı
- 261
- Şehir
- Bilecik
Öncelikle söylemeliyim ki, kadınların düşünme tarzı istisnasız %98 aynıdır (talihsiz bir kaza sonucu kafası kopmadıysa). kalan %2'lik fark da antin kuntin farklılıklara tekabül eder. Az önce "Analitik Zekan İşleri Bozuyor" adlı konuyu okudum, o konuya da referans olsun bu yazı, yakın şeylerden bahsedeceğim zira.
Benden en az 10 yaş (20 yaşımdayım) büyük bir kadın bana şunları söylemişti, "Eğer sen bir kadının ne önünde ne de arkasında durmaz da yanında durursan, yaptığı işe yanlış diye karışmazsan ve yaptığı şey bir hataysa bile yanında durmaya devam eder, ben demiştim demezsen sana neredeyse secde eder." Ayrıca aynı şekilde kadınların çok bilgili ve cesaretli erkeklerden çekinip kaçtığını, bu durumun onları korkuttuğunu söyledi. Buradaki maksat bildiklerini esirgemeden söyleyen erkeklerdir, yani bir kombinasyon var. Konuştuğum kadına göre kadınlar fikir istemeden onlara fikir vermemeliymişiz, kız uçuruma koşsa bırakın beyler, sonra aşağı iner cesedine gidip ben hep yanındayım dersiniz. Bu tavsiyeyi beta erkekler kaydettiler bile, tutun o arkadaşları güzide kırmızı hapımızı arkadan vereceğiz. Bu söylenenleri analiz edip yorum yapmadan önce eski kız arkadaşımla neden ayrıldığımızdan bahsedeyim, işin temelinde fazla rasyonel ve bilgili olduğum, ona söz hakkı kalmadığı için (bırakmadığım için demiyorum bakın). Uçuruma koşma desem sen bana karışma diyecek noktaya gelmişti, kırmızı hapı bu olayın sonunda yuttuğumu belirteyim.
Şimdi tüm bunları toparlamamız gerekiyor. Hipergami'den dolayı kadınlar kendilerinden üstün gördükleri, güç sahibi erkeklerle beraber olmak arzusundalardır, ancak burada bitmiyor, tatlının üstüne kaymak isteyen dişilerimiz bu vahşi ve dominant erkeği EVCİLLEŞTİRMEK İSTİYORLAR. Yani kadınımız alfa erkeği eğitip beta erkek yapmak arzusunda. Eğer bunu başarırlarsa siktiri çekerler, bunu da hepimiz biliyoruz. Kadınlar bu denklemin farkında değiller, bunu bilinçsiz istiyorlar ve yapıyorlar, bilinçli hale ulaşmaları da neredeyse imkansız çünkü rasyoneliteleri duyguları tarafından bastırılmış durumda. Burası yukarıdaki iki noktayı birbirine bağlıyor, bilginizi ve cesaretinizi masanın üstüne gümbür gümbür vurursanız dişi sizi EVCİLLEŞTİREMEYECEĞİNİ FARK EDER (bu noktada bile bilinç yoktur, sadece kaçmak arzusu duyarlar ve sizi istemezler, hala ne yaptıklarının farkında değiller). Ayrıca diğer noktalarda bile rasyonel davranmaya çalışırsanız, dişimiz mantık üzerine düşünemediği için söylediklerinizi kendine saldırı gibi anlayabilir, hoşuna gitmez ve oyun başlamadan biter.
Bakın girişte bahsettiğim konuda brendon kardeşimiz ne yazmış,
"Evet genel stratejini analitik zekanla belirle ama kadınlarla mantıksal konuşmalar işe yaramaz. Yani kadını mantıksal konuşarak sekse ikna edemezsin. yani ayşe benimle **** yapmalısın çünkü ben iyi bir erkeğim, sana yemek yaparım yatakta iyi davranırım seni önemserim vs tarzı söylersen heralde dünyada hiç bir kızı ikna ederek sikemezsin. "
Bu söylediği tamamiyle doğru. PUA olun olmayın (ki ben olmayı hiç düşünmedim, red pill damarlarımda), OYUNU RASYONEL KURGULAYIP SAHADA DUYGUSALA ÇEVİRMELİSİNİZ. Yani siz bir Alfa erkek olarak, oyunu oynarken rasyonel bir strateji kuracaksanız, stratejimiz ise rasyonel davranmamak. En yalın haliyle düşüncede rasyonel, eylemde duygusal. Kız size shit test uygularken kıvrak zekanızla tepki vermeden tersine çevirip o shit testi aynen iade ettiğinizde aslında rasyonel bir şekilde kızın duygusuyla oynadınız ve sınavı geçtiniz. Kıza gidip "Seni dik üçgen formunda bir açısı 37,5 derece olacak şekilde yatırıp öyle bir düzerim ki" derseniz eve gidip lineer halde elinizle git gele başvurmak zorunda kalırsınız. Ama kıza gözlerinizle onu istediğinizi belli eder, onu ateşleyecek sözleri söyler ve genel hatlarıyla oyunu doğru oynarsanız geometri lügatında olmayan şekillere girerek sevişmeniz işten bile değil. Burada kızların çalışma prensibinin duygusal ve buna kesinlikle bağlı olarak hormonal olduğunu söyleyebiliriz.
Olayı toparlamak ve tavsiye bazına indirgemek gerekirse, kadınlarla ASLA RASYONEL OLARAK İLETİŞİM KURMAYIN. Duygularına ve hormonlarına hitap ederek onu baştan çıkarın. Alfalar duygusala bağlamazlar, bunun en büyük sınavı ise bir kızla ne kadar beraber olursanız ve ne kadar kere sevişmiş olursanız olun (Seviye 0,1,2 den bahsetmiyorum 3'e çıkmaktan bahsediyorum (tek eşlilik evresi)) kızdan gerektiği zaman ayrılabilmenizdir. Aksi halde ONEitis olmuş yani betalaşmışsınızdır (ki burada kimse tam anlamıyla zaten Alfa bile değil).
Benden en az 10 yaş (20 yaşımdayım) büyük bir kadın bana şunları söylemişti, "Eğer sen bir kadının ne önünde ne de arkasında durmaz da yanında durursan, yaptığı işe yanlış diye karışmazsan ve yaptığı şey bir hataysa bile yanında durmaya devam eder, ben demiştim demezsen sana neredeyse secde eder." Ayrıca aynı şekilde kadınların çok bilgili ve cesaretli erkeklerden çekinip kaçtığını, bu durumun onları korkuttuğunu söyledi. Buradaki maksat bildiklerini esirgemeden söyleyen erkeklerdir, yani bir kombinasyon var. Konuştuğum kadına göre kadınlar fikir istemeden onlara fikir vermemeliymişiz, kız uçuruma koşsa bırakın beyler, sonra aşağı iner cesedine gidip ben hep yanındayım dersiniz. Bu tavsiyeyi beta erkekler kaydettiler bile, tutun o arkadaşları güzide kırmızı hapımızı arkadan vereceğiz. Bu söylenenleri analiz edip yorum yapmadan önce eski kız arkadaşımla neden ayrıldığımızdan bahsedeyim, işin temelinde fazla rasyonel ve bilgili olduğum, ona söz hakkı kalmadığı için (bırakmadığım için demiyorum bakın). Uçuruma koşma desem sen bana karışma diyecek noktaya gelmişti, kırmızı hapı bu olayın sonunda yuttuğumu belirteyim.
Şimdi tüm bunları toparlamamız gerekiyor. Hipergami'den dolayı kadınlar kendilerinden üstün gördükleri, güç sahibi erkeklerle beraber olmak arzusundalardır, ancak burada bitmiyor, tatlının üstüne kaymak isteyen dişilerimiz bu vahşi ve dominant erkeği EVCİLLEŞTİRMEK İSTİYORLAR. Yani kadınımız alfa erkeği eğitip beta erkek yapmak arzusunda. Eğer bunu başarırlarsa siktiri çekerler, bunu da hepimiz biliyoruz. Kadınlar bu denklemin farkında değiller, bunu bilinçsiz istiyorlar ve yapıyorlar, bilinçli hale ulaşmaları da neredeyse imkansız çünkü rasyoneliteleri duyguları tarafından bastırılmış durumda. Burası yukarıdaki iki noktayı birbirine bağlıyor, bilginizi ve cesaretinizi masanın üstüne gümbür gümbür vurursanız dişi sizi EVCİLLEŞTİREMEYECEĞİNİ FARK EDER (bu noktada bile bilinç yoktur, sadece kaçmak arzusu duyarlar ve sizi istemezler, hala ne yaptıklarının farkında değiller). Ayrıca diğer noktalarda bile rasyonel davranmaya çalışırsanız, dişimiz mantık üzerine düşünemediği için söylediklerinizi kendine saldırı gibi anlayabilir, hoşuna gitmez ve oyun başlamadan biter.
Bakın girişte bahsettiğim konuda brendon kardeşimiz ne yazmış,
"Evet genel stratejini analitik zekanla belirle ama kadınlarla mantıksal konuşmalar işe yaramaz. Yani kadını mantıksal konuşarak sekse ikna edemezsin. yani ayşe benimle **** yapmalısın çünkü ben iyi bir erkeğim, sana yemek yaparım yatakta iyi davranırım seni önemserim vs tarzı söylersen heralde dünyada hiç bir kızı ikna ederek sikemezsin. "
Bu söylediği tamamiyle doğru. PUA olun olmayın (ki ben olmayı hiç düşünmedim, red pill damarlarımda), OYUNU RASYONEL KURGULAYIP SAHADA DUYGUSALA ÇEVİRMELİSİNİZ. Yani siz bir Alfa erkek olarak, oyunu oynarken rasyonel bir strateji kuracaksanız, stratejimiz ise rasyonel davranmamak. En yalın haliyle düşüncede rasyonel, eylemde duygusal. Kız size shit test uygularken kıvrak zekanızla tepki vermeden tersine çevirip o shit testi aynen iade ettiğinizde aslında rasyonel bir şekilde kızın duygusuyla oynadınız ve sınavı geçtiniz. Kıza gidip "Seni dik üçgen formunda bir açısı 37,5 derece olacak şekilde yatırıp öyle bir düzerim ki" derseniz eve gidip lineer halde elinizle git gele başvurmak zorunda kalırsınız. Ama kıza gözlerinizle onu istediğinizi belli eder, onu ateşleyecek sözleri söyler ve genel hatlarıyla oyunu doğru oynarsanız geometri lügatında olmayan şekillere girerek sevişmeniz işten bile değil. Burada kızların çalışma prensibinin duygusal ve buna kesinlikle bağlı olarak hormonal olduğunu söyleyebiliriz.
Olayı toparlamak ve tavsiye bazına indirgemek gerekirse, kadınlarla ASLA RASYONEL OLARAK İLETİŞİM KURMAYIN. Duygularına ve hormonlarına hitap ederek onu baştan çıkarın. Alfalar duygusala bağlamazlar, bunun en büyük sınavı ise bir kızla ne kadar beraber olursanız ve ne kadar kere sevişmiş olursanız olun (Seviye 0,1,2 den bahsetmiyorum 3'e çıkmaktan bahsediyorum (tek eşlilik evresi)) kızdan gerektiği zaman ayrılabilmenizdir. Aksi halde ONEitis olmuş yani betalaşmışsınızdır (ki burada kimse tam anlamıyla zaten Alfa bile değil).