- Katılım
- 25 Mayıs 2018
- Mesajlar
- 453
- Tepkime puanı
- 782
- Şehir
- İstanbul
Konu işleniş sırası ;
1-)Kaybetmek nedir ? , Kaybetme korkusu neyden kaynaklanır ?
2-) Kaybetme korkusu ile nasıl başa çıkılır ?
3-)Kaybetme ve bilinçaltı ilişkisi
Bu yazıda yapıcağım örneklemelerin tamamını Kadınlar üzerinden yapıcağım zira çoğumuz zamanında bir kız ile ayrılınca dünyası kararan insanlarız. Ne kadar değersiz bir olaya kendinizi heba ettiğinizi Şimdi göstereceğim. Ve inanın ki eski sevgiliniz için üzüldüğünüz zamanları hatırlayınca tek yapıcağınız şey gülmek olucak hemde kahkalarla “ulan ben ne ergenmişim be” diyiceksiniz.
İddialı konuştuğumun farkındayım. Belli başlı şeyler yaşadıkta konuşuyoruz değil mi
a-) Kaybetmek Nedir ? , Kaybetme korkusu neden kaynaklanır.
“Kayıp” demek en basit tanımıyla zarara uğramaktır. Eğer birşeyi Kaybettiyseniz zarar gördüğünüz için kaybettiğinizi düşünüyorsunuzdur. Yani Herhangi bir olayda negatif bir etken görmemişseniz kaybetmiş olmazsınız.
“Ancak kaybettiğinizi düşündüğünüz kadar kaybedersiniz.”
Yazının devamında bu dediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Bir dişi ile konuşup olumsuz tepki alırsanız o dişiyi kaybettiğinizi düşünürsünüz değil mi ? Bu yüzden Kötü hissedersiniz. Bunun temeli kendinizi yetersiz görmekte. Ama kaçırdığınız bir nokta var , O dişi zaten hiç sizin olmamıştı.
Siz sadece bilinçaltınızda onu ilerdeki eşiniz olarak kodlamıştınız. Ve başarısız olunca hüsrana uğradınız. Bu yüzden kaybettiniz.
Ama eğer o kız hakkında hiçbirşey düşünmeden yaklaşsaydınız ne olurdu biliyormusunuz ? 30 dakika sonra ismini unuturdunuz. Ama o kıza hayali bir değer biçtiniz ve onu ütopyanızda Kraliçeniz haline getirdiniz. 30 dakika oldu 2 ay
Bilinçaltınız üzerinden değerlendirme yapalım ;
“Sadece fiziki görünüşü hoş” ile “Benim Kraliçem çocuklarımın annesi” arasındaki farkı göremeyecek kadar kör değilsiniz değil mi ?
Buradan çıkarılıcak fikir şudur ; Kaybetmek tamamen kendi zihnimizde izin verdiğimiz kadar mümkündür.
“Ancak kaybettiğinizi düşündüğünüz kadar kaybedersiniz “ Şimdi daha açık oldu değil mi
Sıradaki alt başlığımıza geçelim ;
b-)Kaybetme korkusu ile nasıl başa çıkılır ?
Madem Gözümüzde büyüttüğümüz kadar kaybediyoruz. O zaman karşıdaki kişinin değer stabilitesini düşürmek neden işe yaramasın ?
Olay basit ; Eğer karşıdaki kişiye gerekenden fazla değer verirseniz o kişiden mahrum kaldığınızda Kaybettiğiniz gerçeği bilincinize oturur.
Peki “ Olsada olur olmasa da olur” diyen adam mı aşk acısı çeker yoksa “O benim herşeyim” diyen adam mı ? Cevabı bulduğunuza eminim.
Olayın bilimsel ve psikolojik boyutuna geçelim;
c-)Kaybetme ve bilinçaltı ilişkisi
Bilinçaltı ona verdiğimiz telkinleri sorgusuz sualsiz kaydeder. Hergün kalkıp aynaya bakınca “Bu nasıl hayat amınakoyim” derseniz bir süre sonra hayatınız gerçekten bok gibi olur. Ama “Hayat çok güzel” cümlesini kullanırsanız hayatınızın güzel olduğunu bilinçaltına aşılarsınız.
Mantığı kavradıysanız yapmanız gerekenide az buçuk gözünüze kestirmişsinizdir.
O kız ne senin kraliçen , ne de evleneceğin kişi. Başkasından sana geldi , senden de başkasına gidicek.
Adı üstünde “Oyun” bu kadar ciddiye almayın ve değer bindirmeyin dostlarım. Aksi taktirde hayali ütopyanız sizi hayal kırıklığına uğratır.
İyi forumlar dilerim.
1-)Kaybetmek nedir ? , Kaybetme korkusu neyden kaynaklanır ?
2-) Kaybetme korkusu ile nasıl başa çıkılır ?
3-)Kaybetme ve bilinçaltı ilişkisi
Bu yazıda yapıcağım örneklemelerin tamamını Kadınlar üzerinden yapıcağım zira çoğumuz zamanında bir kız ile ayrılınca dünyası kararan insanlarız. Ne kadar değersiz bir olaya kendinizi heba ettiğinizi Şimdi göstereceğim. Ve inanın ki eski sevgiliniz için üzüldüğünüz zamanları hatırlayınca tek yapıcağınız şey gülmek olucak hemde kahkalarla “ulan ben ne ergenmişim be” diyiceksiniz.
İddialı konuştuğumun farkındayım. Belli başlı şeyler yaşadıkta konuşuyoruz değil mi
a-) Kaybetmek Nedir ? , Kaybetme korkusu neden kaynaklanır.
“Kayıp” demek en basit tanımıyla zarara uğramaktır. Eğer birşeyi Kaybettiyseniz zarar gördüğünüz için kaybettiğinizi düşünüyorsunuzdur. Yani Herhangi bir olayda negatif bir etken görmemişseniz kaybetmiş olmazsınız.
“Ancak kaybettiğinizi düşündüğünüz kadar kaybedersiniz.”
Yazının devamında bu dediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Bir dişi ile konuşup olumsuz tepki alırsanız o dişiyi kaybettiğinizi düşünürsünüz değil mi ? Bu yüzden Kötü hissedersiniz. Bunun temeli kendinizi yetersiz görmekte. Ama kaçırdığınız bir nokta var , O dişi zaten hiç sizin olmamıştı.
Siz sadece bilinçaltınızda onu ilerdeki eşiniz olarak kodlamıştınız. Ve başarısız olunca hüsrana uğradınız. Bu yüzden kaybettiniz.
Ama eğer o kız hakkında hiçbirşey düşünmeden yaklaşsaydınız ne olurdu biliyormusunuz ? 30 dakika sonra ismini unuturdunuz. Ama o kıza hayali bir değer biçtiniz ve onu ütopyanızda Kraliçeniz haline getirdiniz. 30 dakika oldu 2 ay
Bilinçaltınız üzerinden değerlendirme yapalım ;
“Sadece fiziki görünüşü hoş” ile “Benim Kraliçem çocuklarımın annesi” arasındaki farkı göremeyecek kadar kör değilsiniz değil mi ?
Buradan çıkarılıcak fikir şudur ; Kaybetmek tamamen kendi zihnimizde izin verdiğimiz kadar mümkündür.
“Ancak kaybettiğinizi düşündüğünüz kadar kaybedersiniz “ Şimdi daha açık oldu değil mi
Sıradaki alt başlığımıza geçelim ;
b-)Kaybetme korkusu ile nasıl başa çıkılır ?
Madem Gözümüzde büyüttüğümüz kadar kaybediyoruz. O zaman karşıdaki kişinin değer stabilitesini düşürmek neden işe yaramasın ?
Olay basit ; Eğer karşıdaki kişiye gerekenden fazla değer verirseniz o kişiden mahrum kaldığınızda Kaybettiğiniz gerçeği bilincinize oturur.
Peki “ Olsada olur olmasa da olur” diyen adam mı aşk acısı çeker yoksa “O benim herşeyim” diyen adam mı ? Cevabı bulduğunuza eminim.
Olayın bilimsel ve psikolojik boyutuna geçelim;
c-)Kaybetme ve bilinçaltı ilişkisi
Bilinçaltı ona verdiğimiz telkinleri sorgusuz sualsiz kaydeder. Hergün kalkıp aynaya bakınca “Bu nasıl hayat amınakoyim” derseniz bir süre sonra hayatınız gerçekten bok gibi olur. Ama “Hayat çok güzel” cümlesini kullanırsanız hayatınızın güzel olduğunu bilinçaltına aşılarsınız.
Mantığı kavradıysanız yapmanız gerekenide az buçuk gözünüze kestirmişsinizdir.
O kız ne senin kraliçen , ne de evleneceğin kişi. Başkasından sana geldi , senden de başkasına gidicek.
Adı üstünde “Oyun” bu kadar ciddiye almayın ve değer bindirmeyin dostlarım. Aksi taktirde hayali ütopyanız sizi hayal kırıklığına uğratır.
İyi forumlar dilerim.
